Genel Cerrahi

Gastrointestinal stromal tümörler (GIST), sindirim sisteminde bulunan özel bir hücre grubundan kaynaklanan nadir bir tümör türüdür. Genellikle mide ve ince bağırsakta görülürler, ancak tüm gastrointestinal sistemde herhangi bir yerde, hatta dışarıda da oluşabilirler. GIST’ler, çoğunlukla iyi huylu olsalar da, bazıları kötü huylu olabilir ve metastaz yapma potansiyeline sahip olabilir.

Bu makalede GIST’lerin tanımı, özellikleri, patogenezi, belirtileri, tanısı, tedavi seçenekleri ve prognozları gibi konular üzerinde detaylı bir şekilde durulacaktır.

2. GIST’nin Tanımı ve Özellikleri

2.1. Tanım

GIST, gastrointestinal sistemde bulunan ve interstisyel hücrelerden (Cajal hücreleri) köken alan bir tümör türüdür. Bu tümörler, genellikle mide ve ince bağırsakta görülmekle birlikte, kolonda, özofagusta ve nadiren de olsa rektumda ve dışkı kesesinde de ortaya çıkabilirler.

2.2. Histolojik Özellikler

GIST’ler, histolojik olarak mezodermal kökenli olup, kas, bağ doku ve sinir dokusu gibi hücrelerden oluşabilirler. En sık görülen hücre türleri şunlardır:

  • Spindle Hücreli (İğsi Hücreli) Tümörler: En yaygın GIST türüdür ve ince uzun hücrelerden oluşur.
  • Epitelioid Tümörler: Daha yuvarlak hücre yapısına sahiptir ve genellikle daha kötü huyludur.
  • Karma Tümörler: İki türün bir kombinasyonunu içerir.

2.3. Büyüklük ve Lokalizasyon

GIST’ler genellikle birkaç santimetreden birkaç desimetreye kadar değişen boyutlarda olabilir. Küçük tümörler genellikle belirti vermezken, büyük tümörler ağrı, kitle hissi ve sindirim sorunlarına yol açabilir.

3. GIST’nin Patogenezi

GIST’lerin oluşumu, genellikle C-KIT genindeki mutasyonlarla ilişkilidir. C-KIT geni, GIST’lerin büyümesi ve hayatta kalmasını sağlayan bir protein olan tirosin kinazı kodlar. Bu mutasyonlar, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesine ve çoğalmasına neden olur.

3.1. Genetik Yüzde

GIST’lerde en sık görülen genetik mutasyonlar şunlardır:

  • C-KIT Mutasyonu: GIST’lerin yaklaşık %85’inde görülür. Bu mutasyon, GIST hücrelerinin çoğalmasını ve hayatta kalmasını sağlar.
  • PDGFRA (Platelet-Derived Growth Factor Receptor Alpha) Mutasyonu: GIST’lerin %5-10’unda bulunur. Bu mutasyon da hücresel büyümeyi etkiler.
  • Diğer Gen Mutasyonları: GIST’lerde nadiren BRAF, NF1 ve diğer genlerde mutasyonlar da görülebilir.

4. GIST’nin Belirtileri

GIST’ler, genellikle küçük olduklarında belirti vermezler. Ancak, büyüdükçe ve komşu organlara baskı yapmaya başladıkça çeşitli semptomlara yol açabilirler. GIST’lerin en yaygın belirtileri şunlardır:

4.1. Karın Ağrısı

Büyüyen GIST, karın içinde baskı yaratır ve bu da ağrıya neden olabilir. Ağrı genellikle devamlıdır ve lokalize bir alanda hissedilebilir.

4.2. Sindirim Sorunları

GIST’ler, sindirim sistemini etkileyerek aşağıdaki sorunlara yol açabilir:

  • Mide Bulantısı: Tümör büyüklüğüne bağlı olarak, mide bulantısı hissedilebilir.
  • Kusma: Özellikle mide ve ince bağırsakta bulunan GIST’lerde kusma görülebilir.
  • Sindirim Problemleri: GIST, bağırsak tıkanıklığına yol açabilir, bu da şişkinlik, gaz ve dışkılama güçlüklerine neden olabilir.

4.3. Kanama

Büyüyen GIST’ler, kan damarlarına baskı yaparak kanamaya neden olabilir. Bu kanama, dışkıda kan veya kusmukta kan şeklinde kendini gösterebilir.

4.4. Kitle Hissi

Karın bölgesinde bir kitle hissi, GIST’nin büyüklüğüne bağlı olarak hissedilebilir. Bu, genellikle hastalar tarafından hissedilen en belirgin semptomlardan biridir.

4.5. Diğer Semptomlar

  • Ateş: GIST’ler, enfeksiyon veya iltihaplanma durumunda ateşe neden olabilir.
  • Kilo Kaybı: Belirtiler, beslenme sorunları nedeniyle kilo kaybına yol açabilir.
  • Yorgunluk: Genel olarak hissedilen yorgunluk, anemi veya diğer sağlık sorunlarından kaynaklanabilir.

5. GIST’nin Tanısı

GIST tanısı, belirtiler ve muayene bulgularına dayalı olarak birkaç aşamada yapılır.

5.1. Fiziksel Muayene

Doktor, karın bölgesinde herhangi bir kitle olup olmadığını kontrol eder ve hastanın genel sağlık durumu hakkında bilgi toplar.

5.2. Görüntüleme Testleri

GIST tanısında en yaygın kullanılan görüntüleme testleri şunlardır:

  • Ultrasonografi (USG): Karın içinde bulunan kitlelerin boyutunu ve konumunu belirlemek için kullanılabilir.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT): GIST’nin boyutunu, yerini ve çevresindeki yapılarla olan ilişkisini değerlendirmek için tercih edilen bir yöntemdir.
  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Özellikle karın içindeki tümörlerin ayrıntılı görüntülemesi için kullanılabilir.

5.3. Histopatolojik İnceleme

GIST tanısını kesinleştirmek için genellikle biyopsi yapılır. Biyopsi, tümörden doku örneği alınarak histopatolojik inceleme yapılmasını sağlar. Bu inceleme, GIST’nin varlığını ve türünü doğrulamak için gereklidir.

5.4. İmmünohistokimyasal Testler

GIST tanısını desteklemek için immünohistokimyasal testler uygulanabilir. Bu testler, tümör hücrelerinin C-KIT veya PDGFRA proteinlerini üretip üretmediğini belirlemeye yardımcı olur.

6. GIST’nin Tedavisi

GIST tedavisi, tümörün boyutu, konumu, histolojik özellikleri ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlıdır.

6.1. Cerrahi Müdahale

Eğer GIST, cerrahi olarak çıkarılabilecek bir boyutta ise, cerrahi müdahale genellikle ilk tercih edilen tedavi yöntemidir. Ameliyat, tümörün tamamen çıkarılmasını amaçlar ve çevresindeki sağlıklı dokunun korunmasını hedefler.

6.1.1. Ameliyat Sonrası İzlem

Cerrahi müdahale sonrası hastaların düzenli olarak izlenmesi önemlidir. Bu izleme, nüks (tekrar etme) riskini belirlemek ve gerektiğinde erken müdahale yapmak için gereklidir.

6.2. İlaç Tedavisi

Cerrahi müdahale mümkün değilse veya tümör kötü huylu ise, ilaç tedavisi uygulanabilir. GIST tedavisinde en sık kullanılan ilaçlar şunlardır:

  • İmatinib (Gleevec): C-KIT ve PDGFRA mutasyonu bulunan GIST’lerde etkili olan bir hedefe yönelik tedavi seçeneğidir. Genellikle cerrahi sonrası adjuvan tedavi olarak kullanılır.
  • Sunitinib (Sutent): İmatinibe yanıt vermeyen veya ilerleyen GIST’lerde kullanılan bir diğer hedefe yönelik tedavidir.
  • Regorafenib (Stivarga): İmatinib ve sunitinibe yanıt vermeyen hastalarda kullanılan bir tedavi seçeneğidir.

6.3. Radyoterapi

Radyoterapi, GIST tedavisinde genellikle birincil tedavi seçeneği değildir, ancak cerrahi sonrası kalan hücreleri hedeflemek için ek bir tedavi olarak kullanılabilir.

6.4. İmmünoterapiler

GIST tedavisinde henüz kesinleşmemiş bir diğer yöntem immünoterapilerdir. Araştırmalar, immünoterapilerin GIST tedavisindeki rolünü incelemektedir.

7. GIST’nin Prognozu

GIST’lerin prognozu, birçok faktöre bağlıdır. Bu faktörler arasında tümörün boyutu, histolojik özellikleri, metastaz durumu ve hastanın genel sağlık durumu yer alır.

7.1. İyi Huylu GIST’ler

İyi huylu GIST’lerde, cerrahi tedavi sonrası genellikle yüksek bir iyileşme oranı vardır. Ancak, izlem yapılmazsa nüks riski bulunmaktadır.

7.2. Kötü Huylu GIST’ler

Kötü huylu GIST’lerde, tedavi süreci daha karmaşık olabilir. Metastaz durumunda, tedavi seçenekleri sınırlı olabilir ve prognoz daha kötüleşebilir.

7.3. İzlem

GIST tedavisi sonrası düzenli izleme, hastalığın seyrini değerlendirmek ve nüks durumlarını tespit etmek için önemlidir.

Gastrointestinal stromal tümörler, sindirim sisteminde oluşan nadir ama önemli tümörlerdir. GIST’lerin tanısı, belirtileri, tedavi yöntemleri ve prognozları hakkında bilgi sahibi olmak, bu hastalığın yönetiminde kritik bir rol oynamaktadır. GIST tanısı alan hastaların tedavi süreçlerini yakından takip etmeleri ve sağlık profesyonelleriyle iletişimde kalmaları, iyileşme şanslarını artıracaktır. Unutulmamalıdır ki, her hasta bireyseldir ve tedavi planı hastanın ihtiyaçlarına göre şekillendirilmelidir.