Genel Cerrahi

Kasık fıtığı

Kasık fıtığı (inguinal herni veya hernia inguinalis), karın duvarının katmanlarının kasık kanalını aşması ve içten dışa doğru karın zarı ile iç organların yer değiştirmesi sonucu oluşur. Bu durumda genellikle içe doğru bastırılabilen elle hissedilebilen bir şişlik meydana gelir. Her dört erkekten biri yaşamı boyunca en az bir kez kasık fıtığı (inguinal herni) geçirirken, kadınlarda bu oran çok daha düşüktür.

Kasık, vücudun alt karın bölgesinden uyluğa geçiş bölgesinde sağda ve solda yer alan bir bölgedir. Bu bölgede kan damarları, lenf kanalları, sinirler ve erkeklerde sperm kanalı, kadınlarda ise rahmi tutan bağ (mutterband) bulunur. Bazı insanlarda bu bölgedeki karın duvarı yeterince sağlam değildir ve burada bir boşluk oluşur. Uzmanlar bu boşluğu “fıtık kapısı” olarak adlandırır. Bu kapıdan karın zarı (peritoneum) ve karın içindeki diğer yapılar (örneğin, bağırsak veya yağ dokusu) dışarıya doğru çıkabilir. Etkilenen kişiler, çoğu zaman karın boşluğuna geri itilebilen cilt altında elle hissedilebilen bir şişlik fark ederler.

Genellikle bir fıtık; bir fıtık kapısı (karın duvarındaki boşluk), bir fıtık kesesi (karın zarı) ve fıtık içeriğinden (iç organlar veya yağ dokusu) oluşur. Teorik olarak karın bölgesinin herhangi bir yerinde fıtık oluşabilir. Ancak en sık kasık bölgesinde meydana gelir: Fıtıkların %75’i kasıkta görülür.

Kasık fıtığı: Kasık fıtığı nedenleri ve risk faktörleri nelerdir?

Kasık fıtığı doğuştan (indirekt kasık fıtığı) ya da sonradan kazanılmış (direkt kasık fıtığı) olabilir. Doğuştan olan kasık fıtığında fıtık kapısı (bruchpforte) doğumda zaten mevcuttur. Kazanılmış kasık fıtığı ise yaşamın ilerleyen dönemlerinde gelişir. Çocuklar ve yaşlılar genellikle daha zayıf bağ dokularına sahip olduklarından kasık fıtığı gelişimine daha yatkındırlar.

Karın boşluğu, ince bir zar olan karın zarı (peritoneum) ile kaplı kapalı bir alandır. Bağırsak, mide ve karaciğer gibi karın organları, bağ dokusu yapıları ile bu alanda sabitlenmiştir. Yerçekiminin etkisiyle organlar aşağı doğru çekilir ve bu durum özellikle alt karın bölgesinde bir basınç artışına neden olur. Bu durum kasık bölgesinde daha belirgin hale gelir. Özellikle ağır yük kaldırma, hapşırma, öksürme ve ıkınma (örneğin, tuvalet sırasında) gibi durumlarda karın organları kasık kanalına baskı yapar.

Baskı çok fazla olduğunda kasık dokusunda bir boşluk (fıtık kapısı) oluşur ve karın zarı bu noktada kese şeklinde dışarı doğru çıkıntı yapar. Bu nedenle bu yapıya “fıtık kesesi” de denir. Bazen, karın boşluğundan dışarıya çıkan fıtık kesesi içinde bağırsak gibi organ parçaları da (fıtık içeriği) yer alabilir.Kasık fıtığı olunca böyle oluyor.

Kasık fıtığında karın organlarının baskısı (örneğin, öksürme, hapşırma veya ağır kaldırma sırasında) kasık dokusuna fazla gelir ve kasık kanalı zarar görür. Bu durumda karın zarı kese şeklinde dışarı doğru şişer ve bağırsak parçalarının kasık kanalındaki boşluktan dışarı çıkması mümkün hale gelebilir.

Risk faktörleri

Bir kasık fıtığını kolaylaştıran çeşitli faktörler vardır; bunlar ya bağ dokusu zayıflığı ile ilişkilidir (örneğin, ileri yaş, genetik yatkınlık, bağ dokusu hastalıkları) ya da karın içi basıncını artırır (örneğin, hamilelik, kronik kabızlık, sürekli öksürük). Burada doğuştan gelen ve diğer risk faktörleri arasında bir ayrım yapılmalıdır.

Konjenital risk faktörleri:

  • Ailevi yatkınlık
  • Zayıf bağ dokusu
  • Erkek cinsiyet: Erkeklerde kasık fıtığı kadınlara göre çok daha sık görülür. Bunun nedeni, erkeklerde kasık bölgesinin doğuştan gelen doğal bir zayıf nokta olmasıdır. Bu durum, embriyo döneminde testislerin doğum öncesinde karın boşluğundan kasık kanalından geçerek genital bölgeye inmesiyle ilgilidir. Normalde bu açıklık tekrar kapanır; ancak birçok erkekte bu karın duvarı bölgesi zayıf kalır.

Diğer risk faktörleri:

İleri yaşBağ dokusu hastalıkları: Örneğin kollagenozlarGeçirilmiş ameliyatlar: Örneğin, önceki fıtık ameliyatları, prostatın çıkarılması (prostatektomi)Düşük vücut kitle indeksi (VKİ)HamilelikKarında su toplanması (asit)Sigara içmekDiyabetProstat büyümesiKronik kabızlık (dışkılama sırasında ıkınma)Kronik öksürük (örneğin KOAH)Çocuklarda: Örneğin prematüre doğum, idrar veya genital organ hastalıkları (ürogenital hastalıklar, örneğin inmemiş testis), kronik bronşit

Kasık fıtığı kaç yaşında ortaya çıkar?

Kasık fıtığı yaygın bir hastalıktır. Her yaşta görülebilir ve bazen doğuştan da olabilir. Yetişkinlerde her yıl yeni vaka oranının %3’e kadar çıktığı tahmin edilmektedir. Tüm yenidoğanların %3 ila %5’i kasık fıtığı ile doğar. Vakaların yaklaşık %90’ını erkekler oluşturur. Bunun nedeni, kadınlarda kasık kanalının erkeklere göre daha dar olmasıdır. Kasık fıtıkları vakalarının %60’ı sağ tarafta, %25’i sol tarafta, geri kalan %15’i ise her iki tarafta görülmektedir.

Dolaylı kasık fıtığı

Çoğu hastada dolaylı (indirekt) kasık fıtığı görülür: Bu durumda fıtık kesesi kasık kanalının yanından geçerek testis torbasına veya kadınlarda dudak bölgesine kadar ilerleyebilir.

Dolaylı kasık fıtığı birçok durumda doğuştandır ve kasık kanalının tam olarak kapanmaması sonucu oluşur. Fetüsün gelişimi sırasında kasık kanalı karın zarıyla kaplanır. Bu zar normalde doğuma kadar geriler ve kanal en geç iki yaşın sonuna kadar tamamen kapanır. Bu gerçekleşmediğinde, doğuştan dolaylı kasık fıtığı oluşabilir. En çok bebekler, çocuklar ve gençler etkilenir; erkek çocuklarında kızlara göre daha sık görülür.

Doğrudan kasık fıtığı

Doğrudan (direkt) kasık fıtığı sonradan kazanılmıştır. Kasık kanalının duvarındaki zayıf bir noktada oluşur. Bu durumda fıtık kesesi, doğrudan karın duvarından geçer ve genital bölgeye ulaşmaz.

Çeşitli faktörler bu duvar zayıflığını ve dolayısıyla doğrudan kasık fıtığını kolaylaştırabilir (örneğin, ameliyatlar veya farklı durumlar; bkz. risk faktörleri). Bu tür kasık fıtığı çoğunlukla yetişkinlerde gelişir. Kadınlarda nadiren görülürken, özellikle yaşlı erkeklerde daha sık rastlanır.

Testis Yırtılması

Erkeklerde bazen fıtık kesesi testislere kadar ulaşabilir. Bu durumda “skrotal herni” (testis fıtığı, skrotum = testis torbası) olarak adlandırılır. Testis fıtığı, genellikle dolaylı kasık fıtıkları arasında yer alır.

Kadınlarda ise genellikle dudak bölgesini etkileyen özel bir form vardır. Doktorlar bu kasık fıtığını “labial herni” olarak adlandırır.

Kasık fıtığı: belirtiler

Kasık fıtığı genellikle başlangıçta pek fazla şikayete yol açmaz ve çoğunlukla bir doktor muayenesi sırasında tesadüfen keşfedilir. Bazen hasta, kasık bölgesinde bir şişlik fark eder. Bu şişlik, genellikle öksürme, ağır yük taşıma veya merdiven çıkma gibi durumlarda belirginleşir. Bazen hastalar, kasık bölgesinde çekilme veya baskı hissi, bazen de ağrıdan şikayet ederler. Çoğu durumda kasık fıtığı ağrıya neden olmaz. Hastalar daha çok belirsiz bir baskı hissi veya çekilme bildirirler. Bazen de karın ağrısı veya kasık bölgesinde yabancı cisim hissi şikayetleri olabilir.

Kasık fıtığı ağrıları ortaya çıktığında, bu ağrılar testislere veya dudak bölgesine kadar yayılabilir. Karın içi basınç arttığında, şikayetler de şiddetlenir. Bu, şu durumlarda meydana gelebilir:

  • Öksürme
  • Hapşırma
  • Dışkılama veya spor sırasında ıkınma
  • Ağır yük kaldırma
  • Uzun süre yürüyüş yapma veya ayakta durma

Dinlenme ve yatma sırasında ise kasık fıtığı semptomları azalır. Eğer bir kişi daha çok yatarken ya da gece ağrıları yaşıyorsa, bu genellikle kasık fıtığına işaret etmez. Bunun yerine örneğin kalça eklemi veya kas hastalığı söz konusu olabilir.

Ağrı ve şişlik, yük altındayken artar. Özellikle şiddetli ve ağrılı kasık fıtığı belirtilerinde, doku sıkışması olmuş olabilir. Bu durumda hemen doktora başvurulmalıdır!

Hangi komplikasyonlar ortaya çıkabilir?

Kasık fıtığı genellikle hiç belirti vermez veya yalnızca hafif şikayetlere yol açsa da, bazen tehlikeli olabilir: Eğer bir bağırsak halka fıtık boşluğundan geçip fıtık kesesine kayarsa, burada sıkışabilir (sıkışmış kasık fıtığı). Bu, örneğin öksürme, hapşırma veya tuvalette ıkınma sırasında meydana gelebilir. Bu durum, bağırsağın o kadar büyük bir şekilde zarar görmesine yol açabilir ki, bağırsak çok kısa bir süre içinde ölür. Bunun sonucunda ciddi komplikasyonlar, örneğin bağırsak tıkanıklığı veya karın zarı iltihabı (peritonit) gelişebilir. Bu durumda hasta, şiddetli ağrı, mide bulantısı ve kusma şikayetleri yaşar. Yüksek ateş gelişiminin yanı sıra karında kızarıklık da görülebilir. Bu, tamamen hayati tehlike arz eden bir durumdur ve acil cerrahi müdahale gerektirir! Hastalar derhal bir doktora başvurmalı ve hastaneye gitmelidir.

Kasık fıtığı: muayeneler ve tanı

Şiddetli veya çekilerek hissedilen ağrılar ya da kasık bölgesinde görülen ve elle hissedilebilen şişlik gibi şikayetlerin değerlendirilmesi için ilk başvurulacak yer bir cerrahtır. Cerrah, detaylı bir anamnez görüşmesinin ardından kapsamlı bir fiziksel muayene yapacaktır. Bu sırada örneğin şu soruları sorabilir:

  • Hangi şikayetleriniz var?
  • Kasık bölgesinde bir şişlik var mı? Bu şişlik bazen kayboluyor mu, örneğin yatarken?
  • Ağrı hissediyor musunuz? Tam olarak nerede hissediyorsunuz?
  • Şikayetler yük altındayken, örneğin ağır yük kaldırma veya öksürme sırasında artıyor mu?
  • Ailenizde daha önce kasık fıtığı geçiren biri oldu mu?
  • Hiç karın veya kasık bölgesinde bir ameliyat oldunuz mu?

Fizik muayene

Kasık fıtığının fiziksel muayenesinde, doktor önce kasık bölgesini ayakta, ardından yatarken inceler. Eğer herhangi bir şişlik görmezse, hastayı öksürmeye veya ıkınmaya teşvik eder. Bu şekilde karın içi basınç artar ve olası küçük bir fıtık da görünür ve elle hissedilebilir hale gelebilir. Yatarken, doktor “şişlik”in karın içine geri itilebileceğini (reponasyon) iyi bir şekilde test edebilir. Ayrıca, fıtığın ayakta ve yatarken nasıl değiştiğini gözlemler.

Şüphelenilen bir kasık fıtığını değerlendirmek için rektal muayene de gerekebilir. Bu durumda doktor, parmağını makattan sokarak kalın bağırsağın son kısmını kontrol eder.

Doktor, şişliği bir stetoskopla dinler. Eğer bağırsak sesleri duyulursa, bu, bağırsak parçalarının fıtık kesesinde bulunduğuna işaret eder.

Kasık bölgesindeki tipik şişlik, doktorun genellikle kasık fıtığı tanısını koyması için yeterlidir. Eğer bu yeterli değilse, görüntüleme testlerine başvurulabilir.

Görüntüleme

Çoğu zaman, bu fiziksel muayene kasık fıtığı tanısının konulması için yeterlidir. Bazı durumlarda, ek bir ultrason muayenesi (sonografi) gerekebilir. Ayrıca, bu şekilde kasık bölgesindeki şişliklere yol açabilecek diğer hastalıklar da dışlanabilir.

Diğer tetkik yöntemleri, örneğin bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRG), nadiren gereklidir. Ancak, obezite (şişmanlık) gibi bazı durumlarda hastalar için bu tetkikler istisnai olarak gerekebilir.

Diğer hastalıkların dışlanması

Bazen, bir kasık fıtığı sanısı altında başka hastalıklar da olabilir. Bu tür “diferansiyel tanılar” arasında, örneğin kasık bölgesinde büyümüş lenf bezleri (örneğin, lenfoma) bulunabilir. Bu lenf bezleri, kasık fıtığına benzeyen şişliklere neden olabilir.

Testis tümörleri veya testis kanseri, skrotal herniye (hodensak fıtığı) benzer şekilde görünebilir. Genellikle daha az ağrılıdırlar ve yalnızca yavaş ama sürekli olarak büyürler. Ayrıca, kanserli bir testis sertleşmiş şekilde hissedilir.

Özellikle sporcularda, bir kasık fıtığı sanısı genellikle “yumuşak kasık” (sporcu kasığı veya futbolcu kasığı) olarak ortaya çıkar. Etkilenen kişilerde, bir kasık fıtığı gibi kasık bölgesinde ağrı bulunur, bu ağrı sıklıkla öksürme, hapşırma veya ıkınma ile artar. Spor yaparken (sprint atma, topa vurma veya topu iç ayakla durdurma gibi) kaslar ve tendonlar aşırı yüklenebilir, bu da kasık bölgesindeki kaslar ve kasık kanalında küçük yaralanmalara yol açabilir – ve yumuşak kasık oluşur.

Ayrıca, su fıtığı (hidrosele) durumunda da bir şişlik oluşur. Ancak burada, hareket ettirilemeyen ve genellikle pürüzsüz elastik bir şişlik, spermatik kord boyunca belirir. Ultrasonla, su fıtığı genellikle bir tür top şeklinde net bir şekilde görülür.

Bunun yanı sıra, testisteki damar ağı genişleyebilir – buna varikosel (kramp damar fıtığı) denir. Bu durumda da testis şişer, ancak ağrı nadiren görülür. Bazen dışarıdan, genellikle kolayca hissedilebilen genişlemiş damarlar gözlemlenebilir.

Bazı durumlarda, bir kasık fıtığı sanısı, aslında kasık bölgesinde bulunan testisi (hodenhochstand) gösteren bir durumu ortaya çıkarabilir.

Kasık fıtığı, bir sıkışma belirtisi ortaya çıkarsa acil bir durumdur. Buna örnek olarak, şiddetli ağrı, bulantı ve kusma sayılabilir. Bu durumda hemen doktora gitmeli veya acil servisi aramalısınız! Sıkışma nedeniyle, fıtık kesesindeki organ parçaları kan akışının kesilmesi nedeniyle ölebilir. Bu komplikasyona tıp dilinde “kasık fıtığı inkarsere” denir.

Kasık fıtığı tedavisi hakkında genel bilgiler

Bir kasık fıtığı kendi başına iyileşmez. Tek tedavi yöntemi, fıtık deliğinin cerrahi olarak kapatılmasıdır. Fıtık çantalarını karın içine itmeye çalışan fıtık kemerleri, cerrahinin alternatifi değildir. Bu kemerler, kasık fıtığını düzeltemez ve deri ile altındaki dokulara zarar verir. Bu durum, rahatsız edici basınç yaralarına yol açabilir.

Kadınlarda kasık fıtığı her zaman cerrahi olarak tedavi edilmelidir, hatta herhangi bir şikayete neden olmasa bile. Çünkü bazen bir uyluk fıtığı (femoral herni) da olabilir. Bu da kasık bölgesinde ağrı ve şişlik yapabilir, ancak genellikle net bir şekilde tanımlanması zordur. En tehlikeli olanı, %30 kadar bir vakada bu fıtığın sıkışması (inkarsere olması)dır. Kadınlar, erkeklerden çok daha sık uyluk fıtığı geçirirler, bu yüzden doktorlar kadınlarda kasık fıtığını genellikle cerrahi olarak tedavi eder.

Bazı insanlar, daha önce kasık fıtığı ameliyatı geçirdikten sonra tekrar kasık fıtığı yaşayabilirler (rekürrent kasık fıtığı). Bu durumda doktorlar, yeniden yapılacak ameliyatın zamanı ve türü hakkında duruma göre karar verirler.

Kasık Fıtığı Ameliyatı

Kasık fıtığı ameliyatı, rutin bir işlem olarak kabul edilir. Farklı cerrahi teknikler uygulanabilir. Bunlar arasında şunlar bulunur:

Açık yöntemler: Bu yöntemde, doktor yaklaşık 6 ila 7 cm uzunluğunda eğik bir kesi yapar ve fıtık içeriğini karın içine geri yerleştirir. Ardından, cerrah kasık kanalından geçen yapıları koruyarak karın duvarındaki deliği daraltır. Kasık fıtığının yeniden oluşmasını önlemek için genellikle fıtık deliğinin üzerine ince bir plastik ağ yerleştirilir. Bu, birçok durumda tekrar fıtık oluşumunu engelleyebilir. Belirli durumlarda (örneğin küçük fıtıklarda, sağlam bağ dokusu olan hastalarda veya çocuklar ve gençlerde) sadece dikişle kapama yapılabilir ve plastik ağ yerleştirilmez.

Minimal invaziv yöntemler: Bu teknikte, cerrah üç küçük (delik büyüklüğünde) kesi yapar. Bu kesilerden bir kamera ve cerrahi aletler karın zarı (TEP) önünden yerleştirilir. Bu yöntemde, doktor her zaman stabilizasyon için bir ağ yerleştirir. Açık operasyonlara göre ağrılar genellikle daha kısa süreli olabilir.

Hangi yöntemin en uygun olduğuna karar vermek, doktor tarafından her vaka için ayrı ayrı yapılır. Cerrah, hasta ile birlikte, ameliyatın açık mı yoksa laparoskopik mi yapılacağına, genel anestezi mi yoksa omurilik yakınındaki anestezi mi uygulanacağına karar verir. Ayrıca, bir plastik ağın yerleştirilmesinin gerekip gerekmediği de bu danışmanlık görüşmesinde tartışılır. Uygun yöntemin seçilmesinde, hasta yaşı ve sağlık durumu, fıtığın yeri ve büyüklüğü gibi faktörler rol oynar. Ayrıca, fıtığın tek taraflı mı yoksa çift taraflı mı olduğu veya bir yeniden oluşum (nüks) olup olmadığı da önemlidir.

Prensip olarak, laparoskopik operasyon, açık yönteme göre bazı avantajlara sahiptir. Bu yöntemde yaralar daha hızlı iyileşir, hastalar daha erken fiziksel aktivitelerine dönebilir ve genellikle ameliyat sonrası daha az ağrı yaşanır. Ancak, bu operasyon yöntemi her hasta için optimal ve uygulanabilir olmayabilir.

Kasık fıtığı ameliyatından sonra genellikle hastanede kısa bir süre kalmak yeterlidir. Çoğu durumda, hasta ameliyatın yapıldığı gün ya da ertesi gün taburcu olabilir. Ameliyat sonrası ne kadar süre fiziksel olarak zorlanmaması gerektiği, tedavi eden doktor ile konuşulmalıdır. Genel olarak, ağrısız olan her şeyin yapılmasına izin verilir.

Yeni Kasık Fıtığı (nüks)

Yaklaşık olarak her 100 hastadan bir ila beşi, ameliyat sonrasında bir süre sonra aynı bölgede tekrar bir kasık fıtığı gelişir (nüks fıtık). Plastik ağ kullanımı, nüks olasılığını azaltır. Tekrar fıtık oluşumu, birçok faktöre bağlıdır. Bazı faktörler, hasta tarafından davranışlar aracılığıyla etkilenebilir: Örneğin, sigara içmemek yara iyileşmesini iyileştirebilir. Ayrıca, diyabet veya böbrek hastalıkları gibi hastalıklarda, belirlenen tedavi önerilerine uymak önemlidir.

Tekrar eden kasık fıtığı operasyonu yapıldığında, doktorlar genellikle ilk operasyondan farklı bir cerrahi yöntem seçer (ilk operasyon açık cerrahi ise, ikinci operasyonda laparoskopik yöntem tercih edilir ve tam tersi de geçerlidir).

Kasık Fıtığı: hastalığın seyri ve prognoz

Çoğu kasık fıtığı (herniler) zararsızdır. Ancak her an bağırsaklar sıkışabilir. Bu tür bir sıkışma (inkarserasyon) durumunda hemen (birkaç saat içinde) ameliyat edilmelidir, çünkü sıkışan bir bağırsak halkası, şu gibi komplikasyonlara yol açabilir:

Bağırsak tıkanıklığı (İleus) ⦁ Bağırsak duvarının yırtılması ve içerik (dışkı) sızması (Perforasyon) ⦁ Tehlikeli karın zarı iltihabı (Peritonit) ⦁ Hayat tehlikesi oluşturan kan zehirlenmesi (Sepsis)

Fıtığın yerine bağlı olarak, kasık fıtığı ayrıca testislere veya yumurtalıklara kan akışını kesebilir. Tedavi edilmezse, üreme organları zarar görebilir.